2 Şubat 2013 Cumartesi


Çizebilir miyim her şeyi en baştan sona? En baştan dokunabilir miyim?
Tekrar gidebilir miyim o kapılara,sırtımı rüzgarın gücüne değil soğuna verip;
Tekrar koklayabilir miyim okyanuslarda seni...
İstemek hakkım değil,ihtiyacım.
Notaları yok hayatımın sana dinletebileceğim
Ama koca bir gökyüzü var her gece bıkmadan izleyebileceğin...

Mesela uzun çayırları,papatyaları,kırmızıları
Gülüşünün karşısında bile yılmadan saçlarını saracağı rüzgarları
Üşüdüğünde, seni ısıtacak küçük güneşleri
Neşeleri,yağmurları,deml'eri..
Hakkın olan çoğu var cebimde 
İhtiyaçlı günlerime sakladığım...

Bazen diyorum ki;
Kontrol yok,bir çok şey yok
Bir yaşamak var derinde,neye tutunduğunu bilmeden
Sahipsiz notalar var,kainata çalınan...
Karanlığın yanında ufak umutlar;
Kıyılarda gidişlere yakılan mumlar kadar...

Belirsizlik hep var.
Zararsız belirsizlik.
Neden'ler den çok Nasıl'lar var diye mi yalnızlık?
Bu yüzden mi sessizlik...

Eksik mısralar var seni bekleyen;
Henüz yazılmamış,ama defalarca düşünülmüş...
Bir köşe de,kuytu da bazen de en kalabalıkda.
Ama hepsi sanki terk edilmiş,hepsi yorgun,hepsi küs..!

Sisler var bir de.
Ne nedeni ne de nasılı bilinmeyen...
Işık geçirmeyen,rüzgarı hissetirmeyen.
Neler var aslında elde gerçek olan...
Ama hep eksik olan...

Bir de küçük mutluluklar var ;
Ara sıra hal hatır soran...
En güzeli olan,hepsiyle tastamam.

Gitmelerden bahsetmiyorum bile
Yarı yolda dönülmüş olan...
Arada kalanlardan. Sesi de sessizliğide olmayanlardan..
Kendime anlatmadıklarım var daha..
Yokluk'la konuşmaktan....

Ama git gide eksiliyor her şey yorgunluktan...
Her giden hep eksik geliyor.
Her savaş başka,her bekleyiş başka
Ama eksilmek hep aynı dozda..

Yudum yudum,parça parça...
Usul usul,ama acımasızca...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder